Ekim ayında en az 207 işçi, 2020 yılının ilk on ayında ise 1736 işçi hayatını kaybetti.
Ekim ayındaki iş cinayetlerinin:
- 8’i çocuk, 14’ü kadın, 9’u Suriyeli, 1’i Afganistanlı, 1’i Özbekistanlı ve 1’i Türkmenistanlı olmak üzere 12’si göçmen ve 10’u sendikalı işçiydi...
- En çok ölüm sebeplerine bakarsak: 51 işçi Covid-19, 36 işçi ezilme/göçük, 35 işçi trafik/servis kazası, 18 işçi yüksekten düşme, 13 işçi kalp krizi, 12 işçi elektrik çarpması, 12 işçi şiddet ve 7 işçi boğulma nedeniyle hayatını kaybetti...
- Ölümlerin en çok meydana geldiği işkolları: 40 işçiyi inşaat, 38 işçiyi tarım, 32 işçiyi sağlık, 20 işçiyi ticaret/büro, 13 işçiyi taşımacılık, 10 işçiyi metal, 8 işçiyi belediye/genel işler, 7 işçiyi tekstil, 6 işçiyi tersane/gemi, 5 işçiyi maden ve 5 işçiyi enerji işkolunda çalışırken kaybettik...
- İş cinayetleri en çok sanayileşmiş şehirlerde gerçekleşti: 21 işçi İstanbul, 16 işçi İzmir, 9 işçi Şanlıurfa, 8 işçi Antalya, 7 işçi Ankara, 7 işçi Gaziantep, 7 işçi Kayseri, 6 işçi Aydın, 6 işçi Denizli, 6 işçi Diyarbakır, 6 işçi Muğla ve 6 işçi Tekirdağ’da hayatını kaybetti...
Türkiye’de ilk vakanın tespit edildiği 11 Mart’tan beri geçen sekiz ayda en az 325 işçi koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. İşçilerin ailelerini ve emeklileri de ekleyince Covid-19’un bir işçi sınıfı hastalığı haline geldiği gerçeği tüm çıplaklığı ile ortadadır. Bu süreçte devlet için işçi ve halk sağlığı değil ekonominin bekasını sağlamak öncelik oldu. Güvencesiz çalışma yaygınlaştırıldı, patronlara teşvik paketleri hazırlandı ve işçi eylemleri yasaklandı.
Bu noktada işçi sınıfının acil salgın taleplerini örgütleme görevi önümüzde durmaktadır:
1- Covid-19 sağlık emekçileri için meslek hastalığı, diğer işkollarında çalışan işçiler için ise iş kazası olarak tanınmalıdır.
2- İşyerlerinde başta üretim alanları olmak üzere ulaşım, beslenme, barınma gibi tüm alanlarda işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmalıdır.
3- Kronik hastalığı olan ve belli bir yaşın üzerindeki tüm işçiler (kamu-özel) bu süreçte idari-ücretli izne çıkarılmalıdır.
4- İşten atmalar yasaklanmalı ve 1168 TL değil tam ücret ödenmelidir.
5- Çalışma saatleri, ücretlerde kesintiye gitmeden azaltılmalıdır.
6- İşçilere ücretsiz-yaygın testler yapılmalı, vakaların arttığı işyerlerinde üretime ara verilmelidir.
7- Evden çalışan işçilerin çalışma saatleri düzenlenmeli ve iş için yaptıkları harcamalar karşılanmalıdır.
Son olarak iş cinayetleri raporunu açıkladığımız Kocaeli şehrimiz için dikkat çeken bazı hususları belirtelim:
- Kocaeli’de Ekim ayında en az 5 işçi, ilk on ayda 70 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
- Kocaeli Türkiye’nin en önemli sanayi bölgelerinden birisidir ve bu yüzden çok tehlikeli sınıftaki işyerlerinde çalışanların sayısı birçok kentten daha yüksektir.
- Kocaeli’de birçok işyerinde gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmamakta, gerekli denetimler yapılmamaktadır. Bu yüzden ülke nüfusunun yüzde 2,17’si şehrimizde yaşarken iş cinayetlerinin yüzde 4,35’i burada meydana gelmektedir.
- İşçi sağlığı iş güvenliğinin olmazsa olmazı iş güvencesi hakkı da yok sayılmaktadır. Örneğin Kocaeli’de sendikalaştıkları için Özer Elektrik, HSK Systemair ve Baldur Süspansiyon işçileri işten çıkarılmaktadır, ki ayrıca pandemi döneminde işten atmalar yasaklanmıştı.
- Kocaeli’nde işyerlerinde kronik hastalıkları olan ve ileri yaşta çalışanlar gibi risk grubundaki işçilerin sayısı oldukça fazladır. Bu yüzden Covid-19 önlemlerinin hızla alınması zaruridir.
Çalışırken ölmemek için örgütleneceğiz, direneceğiz…
Kocaeli İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi