KESİNLEŞMİŞ YARGI KARARLARINI HİÇE SAYAN TÜİK’E SAVCILIK DESTEĞİ!

28 Haziran 2024, Cuma 434 Kişi

Kesinleşmiş yargı kararlarını hiçe sayan TÜİK’e savcılık desteği!

DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu’nun yargı kararlarına uymayan ve madde fiyat listesini açıklamayan TÜİK’le ve TÜİK hakkında yapılan suç duyurusunu işleme koymayan savcılık kararıyla ilgili açıklaması:

Yeni bir hukuk skandalı ile karşı karşıyayız.

TÜİK kesinleşen yargı kararlarına rağmen enflasyon hesaplamasının temelini oluşturan madde fiyat listesini açıklamıyor.

Yargı kararlarını uygulamayan ve Anayasayı çiğneyen TÜİK yöneticileri hakkında yaptığımız suç duyurusu Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından işleme konulmadı!

Hiçbir memurun yargı kararlarını çiğneme imtiyazı yoktur.

TÜİK yöneticilerinin yargı kararlarını uygulaması ve yargı kararlarını uygulamayan TÜİK yöneticilerinin hesap vermesi için hukuki yollar tükenmedi.

TÜİK’in iki yıl önce kararttığı ve mahkemelerin açtığımız dava üzerine veri talebimizin açıklanmasına karar verdiği enflasyon hesaplamasına esas olan madde fiyat listesi konusunda yeni bir hukuk skandalı ile karşı karşıyayız. Kesinleşen yargı kararlarına dayanarak yaptığımız başvurulara rağmen TÜİK yönetimi keyfi biçimde verileri yayımlamadı. Bunun üzerine TÜİK yöneticileri hakkında yaptığımız suç duyurusu savcılık tarafından keyfi biçimde işleme konmadı.  Böylece milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren enflasyon verileri daha da şaibeli hale gelmiş oldu.

Bilindiği gibi enflasyona esas ortalama madde fiyat listesinin yayımlanmasının durdurulmasına karşı açtığımız davada Ankara 6. İdare Mahkemesi 31 Mart 2023 tarihli 2022/2383 Esas ve 2023/700 sayılı Kararı’yla bu verilerin açıklanmasının TÜİK’in görevi olduğuna karar verilmiş ve mahkemenin kararı istinaf aşamasından geçerek kesinleşmişti. Bu kesinleşmiş yargı kararına rağmen TÜİK madde sepeti fiyat listesini açıklamamakta ısrar ediyor.

Öte yandan TÜİK, yargı kararına uymamak ve madde fiyat listesini açıklamayı ötelemek amacıyla alışılmadık biçimde bir kamu kurumu olarak diğer bir kamu kurumunu, Adalet Bakanlığını da dava etti. TÜİK, Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin vermiş olduğu kesin kabul kararına rağmen bu işlemin iptali için Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’nun kararının iptali istemiyle Adalet Bakanlığı’na dava açtı. Ankara 13. İdare Mahkemesi, 10 Ocak 2024 tarihli, 2023/1430 esas, 2024/58 nolu kararı ile “Anayasanın ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun hükümleri uyarınca yargı kararının aynen ve gecikmeksizin uygulanması amacıyla alınan dava konusu Kurul kararında hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı”na ve haksız davanın reddine karar verdi. TÜİK’in hukuksuz davranışı bir kez daha kanıtlandı.

TÜİK’in kesinleşmiş yargı kararlarına, Anayasa ve yasaların bağlayıcı hükümlerine rağmen uymayarak verileri karartmaya devam etmesi üzerine 2 Haziran 2024’te TÜİK Başkanı ve Başkan Yardımcıları hakkında yargı kararlarını uygulamamalarını ve bu karara rağmen görevlerini yerine getirmemeleri sebebiyle suç duyurusunda bulunduk.

Ancak bu başvurumuz üzerine savcılık bir hukuk garabetine imza attı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Soruşturmaları Bürosu jet hızıyla (dört gün içinde) verdiği 6 Haziran 2024 tarih ve 2024/85912 sayılı Kararı’yla TÜİK Başkan ve Başkan Yardımcıları hakkında başvurumuzu işleme dahi koymadan reddetti. Savcılık onca delile, belgeye ve her şeyden önemlisi kesinleşmiş yargı kararlarına dayalı suç duyurumuzu “soyut ve genel” bularak işleme koymadı.

TÜİK, 13.06.2024 tarihinde yaptığı açıklamada suç duyurumuzun savcılık tarafından suç işleme konmamasını yaptıkları hukuksuzlukların aklandığını şeklinde yorumlamıştır. Kesinleşmiş yargı kararları ortada duruyorken savcılığın aldığı bu kararı sevinç karşılayan TÜİK yöneticileri için yargı süreci henüz bitmedi. Yasalar hiçbir memura yargı kararlarını çiğneme imtiyazı vermiyor.  Bütün hukuk yollarını kullanarak TÜİK yöneticilerinin bir kez daha yargı kararlarına uyması için uyarıyoruz. DİSK, bu ülkede ekmek ve hürriyet mücadelesinin yanında adalet mücadelesini de veren bir emek örgütü olarak TÜİK yöneticilerinin Anayasa tanımazlığına izin vermeyecektir.

Savcılığın keyfi işleme koymama kararı 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun’un 4. Maddesine yer alan şu hükme dayandırıldı:  “memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikâyetlerin soyut ve genel nitelikte olmaması, ihbar veya şikâyetlerde kişi veya olay belirtilmesi, iddiaların ciddi bulgu ve belgelere dayanması, ihbar veya şikâyet dilekçesinde dilekçe sahibinin doğru ad, soyad ve imzası ile iş veya ikametgâh adresinin bulunması zorunludur.”

DİSK’in yargı kararlarının uygulanmamasına ilişkin iddiasının soyut ve genel nitelikte kaldığı, somut bilgi ve belgelere dayanmadığı, iddiaların bu yönüyle ön inceleme ya da soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı iddia edilerek suç duyurusunun işleme konmamasına karar verildi. Böylece savcılık delillere ve yargı kararlarına dayalı suç duyurumuzu keyfi olarak işleme koymayarak itiraz yolunu da kapatmak istedi. Böylece savcılık ikinci bir skandala imza atmıştır.  Savcılık çifte hukuksuzluğa imza atmıştır. Savcılığın yapması gereken suç duyurumuzu işleme koymak veya takipsizlik kararı vermekti. İşleme koymama kararı ile savcılık yargı kararlarını uygulamayan TÜİK’e açıkça destek vermiştir.

DİSK’in TÜİK’e karşı yürüttüğü hukuk mücadelesinde bütün belgeler eksiksiz ve açıktır. Kamuoyunun bilgi alma hakkının ihlal edildiği dava sürecinde yer verilen dosyadaki bilgi ve belgeler ile yer verilen olay, somut ve anlaşılır niteliktedir. TÜİK de 13 Haziran 2024 tarihinde TÜFE Kapsamındaki Madde Sepeti ve Ortalama Madde Fiyatları Hakkında” adlı kamuoyu duyurusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığın yaptığı işlemde bir suç unsuru bulunmadığını ifade etmiştir. TÜİK’e soruyoruz: Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin kararlarına uymamak suç değil midir? Anayasa’nın 138. maddesi gereği, yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez. İdare mahkemesi kararı çok açık bir şekilde verilerin paylaşılması gerektiğini belirtmiştir.

İdarenin yargı kararlarına uygun hareket etmesi ve kararların gereklerini değiştirilmeden ve gecikmeksizin yerine getirmek zorunda olması, Anayasanın 2. maddesinde “Cumhuriyetin Nitelikleri” arasında sayılan “Hukuk Devleti” ilkesinin bir gereğidir. Bu nedenle bir yargı kararını aynen ve gecikmeksizin uygulamaktan başka bir seçeneği olmayan idarelerin yargı kararlarına uymaması, karar gereklerine göre işlem ve eylemde bulunmaması ya da biçimsel nitelikte uygulamalarla yargı kararlarını etkisiz ve geçersiz kılması söz konusu olamaz. Bu durumda; Anayasanın ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun yukarıda yer verilen hükümleri uyarınca yargı kararlarının yerine getirilmesi gerekmektedir.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığın hukuksuz işleme koymama kararı, TÜİK’in madde sepeti ve ortalama madde fiyatlarına ilişkin veri setini açıklama yükümlülüğünü ortadan kaldırmamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurumları keyfi olarak hareket edemez. Anayasa ve yasalar gereği mahkeme kararlarını gecikmesizin yerine getirmek zorundadırlar. Anayasa’ya ve hukuk devleti ilkelerine aykırı bu karara karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız.

DİSK'İN AÇIKLAMASI İÇİN TIKLAYINIZ!